A.'nın anne babası okul rehberlik servisine yaklaşık iki yıldır görülen ani öfkelenmeleri, olumsuza toleransının düşüklüğü ve saldırgan davranışları (vurma, tekme atma, tükürme, küfretme) nedeniyle başvurmuşlar; çocuklarının, bu dürtüsel davranışlardan sonra ağladığını, kendini değersiz hissettiğini ve suçluluk duyduğunu belirtmişlerdir. Psikanalitik kurama göre eyleme geçişteki temel nokta, dürtüsel hareketleri ruhsal olarak işlemede zorluktur. Birçok yazara göre eyleme başvurma, yok edici ya da adlandırılamaz bir dehşet uyandıran, tasvir edilemez bir travma karşısında ruhsal aygıtın hayatta kalması için tek araçtır. Yaşanan öfkenin temelinde ise narsisistik yaralar yatar. Bu çalışmada, öncelikle A.'nın saldırgan davranışları ile narsisistik kırılganlığı arasındaki ilişki psikanalitik açıdan tartışılacaktır.